15 Şubat 2012 Çarşamba

Politik Best-Seller Sevenlere: The Ghost Writer





Geçtiğimiz hafta Robert Harris'in 'The Ghost Writer' adındaki kitabını okudum. Harris, İngiliz bir gazeteci-yazar. Yıllarca BBC gibi önemli yayın kuruluşlarında çalışmış sonra roman yazmaya başlamış. İlk kitabı 'Fatherland' ile büyük çıkış yakalayınca, kitaplar peş peşe gelmiş.

Yıllar önce 'Fatherland'i okumuştım. 2. Dünya Savaşı'nı Almanya kazansaydı dünya nasıl bir yer olurdu üzerine enteresan bir romandı. Yıllarca başka bir kitabını okumadım. Tabii Harris  arada yazmaya devam etmiş ve her biri best-seller olup, filmi çekilen kitaplar yazmış. Çok beğenerek seyrettiğim  'Enigma' da bir Robert Harris kitabından uyarlama imiş mesela.

UYARI: AĞIR SPOILER İÇERİR.


Geçenlerde Elçin Harris'in ne kadar süper bir yazar olduğundan bahsedince gidip 'The Ghost Writer'i aldım. Bu arada İngiliz baskısında adı 'The Ghost', Amerikan baskısında adı 'The  Ghost Writer' olarak geçiyor.

Kitap, eski İngiliz Başbakanı'nın oto-biyografisini onun  için yazan 'hayalet yazar'ın hikayesi. Biyografi ve oto-biyografi Batı'da çok popüler  bir kitap türü. Ünlüler oturup kendileri yazmadıkları için hayalet yazarlar onların ağzından kitabı yazıyor. Hayalet'in adı kitabın hiç bir yerinde olmuyor.

Eski İngiliz Başbakanı Adam Lang'ın ilk hayalet yazarı intihar edince kitabı yazma işini kahramanımıza veriyorlar. Kahramanımız politika ile hiç ilgisi olmayan bir yazar ama işi kabul ediyor. Kitabı yazmak için Lang ve eşinin bulunduğu Amerika'ya, zenginlerin sayfiye bölgesi Martha's Vineyard'a gidiyor.

 Lang'ın başı da bu arada Savaş Suçları Mahkemesi ile dertte. İngiliz Başbakanı, 4 İngiliz vatandaşını Pakistan'da yakalattırıp işkence yapılması için CIA'ye teslim etmekle suçlanıyor. Suçlamayı yapan eski Dışışleri Bakanı olunca iş son derece ciddiye biniyor ve ortam geriliyor.

Kahramanımız bir taraftan halefinin ölümünün izini sürerken bir taraftan da Lang'ın geçmişi ve karanlık ilişkiler ağıyla karşılaşıyor.

TONY BLAIR YERDEN YERE VURULUYOR

Kitabın en önemli özelliği İngiliz Başbakanı'nın tamamen Tony Blair'in portresi olması. Kitap tam anlamıyla Blair ve onun Amerikan yanlısı politikalarının bir eleştirisi. Blair kadar eşinin karakteri ve geçmişi de didikleniyor. Irak Savaşı ve terörle mücadele konusundaki tutumuyla İngiliz aydınlarının hayalkırıklığına uğratan Blair kitapta CIA'nin bir kuklası olarak resmediliyor.

Harris'in bu kitabı yazmasının kişisel bir nedeni olduğunu düşünüyorum. Harris Tony Blair'i destekleyenler arasındaymış hatta seçim gecesini onunla birlikte geçirecek kadar yakınmış Blair'e.

TEMPO HİÇ DÜŞMÜYOR

Ghost Writer'i çok beğenerek okudum. Tam elinizden düşüremeyeceğiniz bir kitap türü. Tempo hiç düşmüyor, ani dönüşlerle tahmin ettiğiniz sona tahmim etmeyeceğiniz bir şekilde ulaşıyorsunuz.

Ben kitabı orjinalinden okudum. Türkçe'de Altın Kitapları versiyonu var. Çevirisi hakkında yorum yapamayacağım. Ama İngilizce okumak hiç zor değil. İş hayatında İngilizce döküman okuyabilen biri çok rahat bu tip kitapları okur.



Kitap Roman Polanski tarafından filme de aktarılmış. Ben henüz seyretmedim ama her zamanki gibi kitabının daha iyi olacağına inanıyorum.

Sözün özü: Politik best-seller seviyorsanız, maceradan hoşlanıyorsanız  'The Ghost Writer' haftasonu için ideal kitap.

3 yorum:

  1. film de cok basarili, ozellikle de Ewan McGregor.. okumadigim halde yine de kitabinin daha iyi olacagini tahmin edebiliyorum. en kisa zamanda okuyacagim, "one day"i bitirir bitirmez:)

    YanıtlaSil
  2. Filmi 'Çete'yi bir akşam erken yatırmayı başarırsam izleyeceğim inşallah. One day'i nasıl buldun?

    YanıtlaSil
  3. Merhaba ne kadar güzel bir blog bu böyle! Geç de olsa keşfettiğimize çok sevindik! Sevgiler www.polisiyedurumlar.com

    YanıtlaSil