9 Şubat 2016 Salı

Elveda Güzel Vatanım



Ahmet Ümit' in son romanı 2015 Aralık ayında çıktı. Çıkan röportajlardan ve haberlerden kitabın İttihat Terakki ile ilgili olduğunu, Ahmet Ümit' in kitabı yazarken İttihat Terakki' nin önderlerinin gezdiği coğrafyaya seyahatler yaptığını, kitap araştırması için uzun ve dikkatli okumalar yaptığını okumuşsunuzdur.


'Elveda Güzel Vatanım' ı yeni bitirdim. Ahmet Ümit blogda da yazdığım gibi hem kişi hem de yazar olarak sevdiğim biri. Fakat son romanları beni polisiye kurgusu olarak hayalkırıklığına uğratıyor.
'Elveda Güzel Vatanım' da da aynı şey oldu.Kitap polisiye romandan çok, içinde bir cinayet olan tarihi bir roman olmuş. Kötü mü, hayır değil, gayet derli toplu bir roman. Ama istediğiniz polisiye bir roman okumaksa, o zaman beklentinizi karşılamayabilir.


İttihat Terakki'nin kuruluş, iktidar ve çöküş aşamalarını öğrenmek, anlamak ve önde gelen karakterleri tanımak için güzel bir kitap. İmparatorluğu kurtarmak için kurulup, imparatorluğun parçalanmasına tanık olan,  'Özgürlük, Eşitlik, Kardeşlik' peşindeyken fedai olup, şiddete başvuran bir kuşağın hikayesi okuduğumuz.


1908-1926 arasında geçen roman İttihat Terakki fedaisi Şehsuvar Sami'nin ayrıldığı sevgilisi Ester'e yazdığı mektuplardan oluşuyor. Mektuplar sayesinde hem bir İttihatçı'nın kendisiyle ve geçmişiyle hesaplaşmasını okuyoruz hem de Osmanlı İmparatorluğu' nun yıkılış sürecini yakından izliyoruz.


Tüm devrimlerin evlatlarını yediğini, şiddetin şiddeti doğurduğunu, limitsiz güç hırsının verebileceği zararları okuyoruz. Günümüze dair o kadar çok benzerlik var ki, insana resmen acı veriyor. Bundan 100 sene sonra inşallah günümüze dair böyle bir roman yazılmaz diye düşünmeden edemiyor insan. Gücün kifayetsiz insanların eline geçmesinin  ülkelerin sonunu getirebildiğini tarih yazıyor, biz ise bir türlü anlamıyoruz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder