1 Aralık 2010 Çarşamba

Anne olarak mütevazi mutluluklarım

Anne olmak gerçekten muhteşem bir şey. Fakat pek çok yerde yazıldığı gibi annelik dünyası pembe-beyaz bir  dünya değil. Bu iş gerçekten zor hatta çok zor. Hayatınız tamamen değişecek, eskiden sizin için çok doğal olan şeyler artık lüks olacak.

İşte benim mütevazi mutluluk kaynaklarım:

  • 3 yıl aradan sonra ilk kez 6 saat uyumak.
  • Tuvaletin kapısı kapalıyken işini görebilmek.
  • Her gün en geç 6.00'da uyanırken mucize eseri 7.30'a  kadar uyumak.
  • İki çocuğun da 22.00'de uyuması ve gece dvd seyredebilmek.
  • Uçak yolculuğunu diğer yolculara rezil olmadan bitirebilmek.
  • Kahvemi soğumadan ve dökülmeden içebilmek.
  • Komplike bir organizasyon sonucu arkadaşlarla yemeğe gidebilmek.
  • Restoranda kimseyi rahatsız etmeden yemek yiyebilmek.
  • Kuzey'i okul servisine kahvaltısını etmiş şekilde bindirebilmek.
  • İki çocukla evden zamanında ve düzgün kıyafetle çıkabilmek.
  • İki çocuk da etraftayken evdeki diğer yetişkinle sohbet edebilmek.
Ya sizinkiler neler?

3 yorum:

  1. Anac mutluluklar

    Ela dogduktan sonra yasama bakisimin yanisira mutluluk anlayisim da degisti. Onunla hersey daha anlamli daha dolu ve mutluluktan anladigim da bir o kadar basit.

    Iste benimkiler:

    -gec saatlere kadar calisip yorgun argin yataga gittigim gecenin sabahinda Ela`nin 7.30`a kadar uyuyarak bana hediye vermesi

    -Sabahlari Ela`ya bakmak aslinda Danny`nin gorevi ama coraplari unutma, kazak giydir derken ben de uyanmis oluyorum haliyle. Danny`nin Ela`nin altini basariyla degistirdigi (bezin cocugun kicina kacmadigi), soguk havada iyi giydirdigi ve besledigi ve benim uyuyabildigim bir sabah.

    -Ela`yi calisma odama aldigimda tum kitaplari yere indirip elbiselerimi giymeye calismadigi bir 10 dakika.

    -yarim saat icinde `vik` diye kalkmadan uzun bir ogle uykusu yaptigi bir gun.

    -Oynarken kafasini saga sola carpmadigi, yuzunde yaralar olmadigi bir gun

    -Toplantilardan geldikten sonra evin penceresinden sokaga bakan kucuk gulumseyen bir yuz gormek.

    -Daha ne dedigini anlamasak da `bak, gel, goster` gibi komutlari anladigini bilmek

    -Sokaga ciktigimizda bir kedi gormekten deli gibi sevindigini gormek ve bunun her seferinde olacagini bilmek

    -Aksam yemegini yere, duvarlara, sacina ve bana bulastirmadan hepsini yedigi bir ya da iki an.

    -Bir muzik duydugunda bedenine gore fazlaca buyuk olan kicini saga sola sallamasi

    -Sabahlari kalkinca ne kadar yorganin altina saklansak da `sizi gordum` der gibi parmagi ile bizi gostermesi.

    -Cok konusmasi ama bazen de sessizce kitaplarina bakmasi

    -Baskalarinin yanidayken utangaclasip bana sarilmasi

    -Haftasonunda ona bakmaktan yorgun dustukten sonra pazartesi kizi bakicinin kollarina atmak ve bebek isi disinda birseyler yapabilmek

    -Disari yemege gittigimizde bebek sandalyesinde bir saat oturabilmesi. Sonra zirlamalar basliyor

    -Ucak yolculuklarinda biraz uyumasi benim tuvalete gidebilmem.

    -Aksam onu yatirdigimda oturup gazete okuyabilmek

    -Ve her sbaah kalktigimda onun guzel yuzunu gorecegimi bilmek

    EP

    YanıtlaSil
  2. Çocukların gülen yüzünü görmek ve kokularını içine çekmek gerçekten hepsine bedel.

    Bir de Kuzey ve Zeynep kavga etmeden 5 dakika beraber oynadıkları zaman resmen gözlerim yaşarıyor.

    YanıtlaSil
  3. teşekkür ederim,ben mesajı aldım. :)Herşeye rağmen,evlat bir başka seviliyor.

    YanıtlaSil