31 Temmuz 2011 Pazar

Hedeflerimi Belirledim

Çalıştığım şirkette sadece iş için değil, kişisel gelişim için de eğitim veriliyor. Katıldığım eğitimlerden birinde kişisel hedefleri belirlemenin öneminden  ve hedef belirleme dışında planlama yapmak gerektiğinden bahsedilmişti. Mesela hedefin 'Müdür olmak' ise bununla ilgili yapman gerekenleri ve ne zaman yapacağını da planlamalısın. Oturup birisinin seni müdür yapmasını beklemek yerine 'Master yapmak, şirket hedeflerine uygun hareket etmek, bölüm gelirini %10 artırmak' gibi hedefler belirlemelisin.

Aynı şekilde hayattaki hedefimizin de daha net olması gerektiğinden bahsedildi. Mesela hayattaki hedefin 'Mutlu Olmak' olması son derece muğlak bir hedef. Bunun aynen bir iş planındaki gibi kırılım ve alt kırılımları olması lazım. Yoksa hayatı biz nasıl istiyorsak değil, rüzgar ne yönden esiyorsa öyle yaşıyoruz.

Bu süper kişisel gelişim eğitimlerinden sonra kendim için yıllık hedefleri ve ona bağlı olarak  2011 hedeflerimi çıkarttım. Eğitmenlerin tam kasttetiği bunlar mıydı bilmiyorum ama benim için hem istediğim hem de gerçekleşmesinden mutlu olacağım hedefler bunlar.

Yıllık Hedeflerim:

1) İki tane klasik edebiyat eseri okumak. ( Çok sayıda okumadığım klasik var ve hayatın hengamesi içinde bir türlü okuyamıyorum. Popüler kitaplar yanında klasikleri de okumak istiyorum. )
2) Dört tane hiç yapmadığım yemek tarifi denemek.
3) Egzersiz yapmak. ( Spor salonuna gitmek değil ama yürümek ya da pilates gibi zevk aldığım sporları yapmak)

Bu hedefleri 2011'in geri kalanına uyarladım.

2011 sonu hedeflerim:

1) Moby Dick'i okumak.
2) Nohut mayalı ekmek -Vişne likörü yapmak.
3) Pilates'e başlamak.

Bu hedefler arasında en iddialı olan Pilates'e başlamak. Onun içinde hedefim Eylül ayı.

20 Temmuz 2011 Çarşamba

'Onlar'ı anlamak için bir okuma listesi

Benim gibi;  80'lerde ve ülkenin batısında büyümüş, devlet okullarına gitmiş bir çocuksanız çok büyük bir ihtimalle devlet ideolojisiyle yıkanmış bir beyniniz ve öğrenilmiş tabularınız vardır. 'Milli Tarih' ve 'Milli Coğrafya' ile geçen yıllar, 'Kürt ve Kart-Kurt' arasındaki muhteşem ilişkiyi öğrenmemi sağladı.

Benim gibiler o kadar çoktu ki, aradan otuz sene geçmesine rağmen sorunla mücadelede hep bildiğimizi zannettiğimiz doğrulara göre hareket ettik. Sorunun gerçek nedenini bilmek istemedik ve 'onları' dinlemeye gerek görmedik. Çünkü biz biliyorduk aslen bir sorun olmadığını.Ama  bir sorun var. Biz kabul etmesek de, bilmek istemesek de bir sorun var.

Ve çözüm yolu 30 senedir denenen yol değil. Eğer öyle olsaydı sorunun çoktan çözülmesi gerekirdi, öyle değil mi? Oysa şiddet şiddeti doğurdu ve artık iş tam kördüğüm oldu. Belki de bakış açımızı değiştirmemiz ve kendi bildiklerimizden şüphe etmemizin zamanı gelmiştir. En önemlisi de karşı tarafı dinlemenin sırası gelmiştir.

Kürt meselesinde 'onlar' ne istiyor, 'onlar'ın sorunu ne diye öğrenmek isteyenler için kendi okuduklarımdan ufak bir liste hazırladım.

Bu kitapları okumak batıda büyümüş, 80 kuşağı için zor ve sarsıcı. Hatta zaman zaman 'Abartıyor olabilirler mi? 'Tek taraflı bakıyor olabilirler mi? diye düşündüğüm oldu. Ama anlatılanların sadece onda birinin bile gerçek olması fikri konuya dair bütün algınızı değiştiyor.

İşte Kürt meselesine dair okuma listem.

1) Kürtler- Hasan Cemal- Kürt meselesi hakkında kapsamlı bir kitap. Gazeteci diliyle yazıldığı için okuması kolay. Zaten sadece en baştaki Diyarbakır Cezaevi bölümünü okumanız bile Kürt meselesine damardan bir giriş yapmanızı sağlıyor. 80 sonrası Diyarbakır Cezaevi'nde kalanlar 'Biz öldük, burası da cehennem' diye kabullenerek o yılları geçirmiş.

2) Dağın Ardına Bakmak- Bejan Matur Dağa çıkanlar neden çıktı? 30 senedir kesilmeyen insan kaynağının nedeni ne? Ortalama yaşam süresinin 7 yıl olduğunu bile bile, öleceğini bilerek dağa çıkmanın arkasındaki neden ne? Bu sorunun cevabını öğrenmek isteyenlere.

3) Bildiğin gibi değil- 90'larda Güneydoğu'da Çocuk Olmak- Rojin Canan Akın- Funda Danışman
Bölgede çocuk olmak batıda çocuk olmaktan çok farklı. Müzik, bisiklet, TV dizilerinden bahsedilmiyor bu kitapta. Dayak, ölüm, aşağılama, kayıplar, yas var. Nasıl bir kuşak büyümüş, ne acılarla büyümüş, şimdi nasıl normal bir hayat sürebilirler onu anlamak için.

4) Kaç Zil Kaldı Örtmenim? Meseleyi roman tadında okumak için. http://okuyananne.blogspot.com/2010/12/kac-zil-kald-ortmenimi-okurken.html

Bu kitapları okumak, yüzleşmek, üzerlerine düşünmek kolay değil. Ama gerekli.Çünkü birbirimizi anlamaktan başka çaremiz yok.